Türkiye'nin su sporları cenneti Alaçatı, yılın 360 günü rüzgarıyla dikkat çekerken, Çeşme'ye sadece 8 kilometre uzaklıktadır. Ege'nin taş evlerle süslenmiş, Arnavut kaldırımlı sokakları, kaliteli butik otelleri ve çeşitli konaklama seçenekleriyle tatilcileri kendine çeker. Rüzgarlı plajları ve sığ denizi, çocuklu ailelere ve yüzme konusunda çekingen tatilcilere de hitap eder.

Alaçatı Çarşısı, renkli çiçeklerle süslenmiş taş evlerin arasında bulunan birçok kaliteli restoran, kafe ve hediyelik eşya dükkanına ev sahipliği yaparak ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Özellikle mevsimlik balıkların tadına bakabileceğiniz restoranları, muhallebicileri ve dondurmacılarıyla ünlü olan meydan, günün her saati hareketli bir atmosfere sahip ve özellikle geceleri yerli ve yabancı turistlerle dolup taşıyor.

Çeşme Yarımadası’nın gözde tarihi yapılarından Alaçatı yel değirmenlerine kolaylıkla ulaşabilirsiniz; doğa yürüyüşleri veya bisiklet kiralayarak bölgeye hakim tepelere çıkabilirsiniz. 1800'lü yılların başında inşa edilen bu yel değirmenleri, özellikle gün doğumu ve gün batımlarında sundukları muhteşem manzaralarla göz kamaştırıyor. Restorasyonlar sonucu bazıları kafe ve restoran olarak hizmet veriyor; gün batımında romantik anlar yaşayabilir ve Akdeniz ve Ege mutfağından lezzetlerin tadını çıkarabilirsiniz.

Altınkum Plajı, Çeşme Yarımadası'nın güneyinde yer alır ve sadece 10 kilometre mesafede bulunan, Ege'nin en gözde plajlarından biridir. Plaj, altın renkli kumlarıyla adını taşır. Rüzgarsız bir ortam sunmasıyla özellikle acemi yüzücüler ve çocuklu aileler için idealdir.

Çeşme'nin en gözde destinasyonlarından biri olan Aya Yorgi Koyu, yaz aylarında binlerce tatilciyi ağırlar. Yarımada'nın en huzurlu ve rüzgarı azalan bölgelerinden biri olan bu koy, sakin ve berrak sularıyla ünlüdür. Plaj kulüpleri, lüks oteller, uluslararası mutfaklara sahip restoranlar ve canlı müzik barlarıyla donatılmış olanaklarıyla da dikkat çeker.

Çeşme'nin merkezinde yer alan Ayıos Haralambos Kilisesi, 1832 yılında Rumlar tarafından inşa edilmiş muhteşem bir yapıdır. Kilise, tarihi dokusuyla bölgenin zengin mirasını yansıtırken, günümüzde kültür ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yaparak ziyaretçilere farklı deneyimler sunmaktadır.

Çeşme'nin kalbinde bulunan Boyalık Plajı, zengin turizm olanakları ve temiz deniziyle bölgenin gözde destinasyonlarından biridir. Eşsiz güzelliği, ince kumlu sahili ve sığ sulardaki berrak deniziyle tatilcileri cezbeden plaj, yaz aylarında yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası haline gelmiştir. Ege'nin en yakın kum plajlarından biri olması sebebiyle tercih edilen Boyalık Plajı, unutulmaz bir yüzme deneyimi sunarken çevresindeki çam ormanlarıyla da doğayla iç içe bir atmosfer vaat ediyor.

Çeşme çarşısı, tarihi ve modern dokuların iç içe geçtiği, hareketli bir alışveriş ve kültürel merkezdir. Turistlerin ve yerel halkın buluşma noktası olan çarşı, hediyelik eşya dükkanlarından restoranlara, yerel ürünlerin satıldığı tezgahlardan antikacılara kadar çeşitli işletmelere ev sahipliği yapar. Tarihi evlerin arasında gezinirken, geçmişin izlerini sürmek ve bölgenin Rum mirasını keşfetmek mümkündür.

Çeşme'nin en ünlü simgelerinden biri olan Çeşme Kalesi, tarihin derinliklerinde bir yolculuğa çıkarıyor ziyaretçilerini. 1508 yılında inşa edilen bu muhteşem kale, Ege Denizi'nin ve Çeşme'nin büyüleyici manzarasına hakim bir konumda yer alıyor. İçinde barındırdığı binlerce eserle adeta bir müze niteliği taşıyan kale, tarihi ve kültürel zenginliğiyle dikkat çekiyor.

Doğu Akdeniz'in ışıltılı incisi olan Çeşme Marina, Türkiye'nin en gözde yat limanlarından biri olarak öne çıkıyor. Denizde 400, karada ise 100 tekne bağlama kapasitesiyle büyük bir liman olmasa da, zengin turizm olanakları ve benzersiz atmosferiyle her yıl binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor. Marina, keyifli akşam yürüyüşleri, dünya mutfağından lezzetler sunan restoranları ve unutulmaz gün batımı manzaralarıyla öne çıkıyor.

Dalyan, Çeşme Yarımadası'nın en kuzeyinde konumlanmış küçük bir tatil beldesidir. Burası, her keseye uygun otel seçenekleri sunar ve Ege koylarını keşfetmek için ideal bir başlangıç noktasıdır. Ayrıca, hareketli bir yat limanına ev sahipliği yapar ve sahil boyunca sıralanan balık restoranları ve kafeleriyle tatilcileri cezbeder.

Delikli Koy, muhteşem manzarası ve benzersiz doğal yapısıyla Çeşme'nin gözde destinasyonlarından biridir. Doğa tutkunlarının ve fotoğraf severlerin ilgisini çeken bu eşsiz koy, bölgenin simgesel yapıları arasında yer alır. Binlerce yıl boyunca rüzgar ve dalga erozyonuyla oluşan devasa kayaların içinde yer alan Delikli Koy, kristal berraklığındaki deniziyle adeta bir cennet köşesidir.

Erythrai Antik Kenti, Çeşme'nin zengin tarihine ışık tutan önemli bir noktadır. Arkaik, Klasik, Helenistik ve Roma dönemlerine uzanan geçmişiyle bu antik kent, 12 İyon kentinden biri olarak bilinir. M.Ö. 4. yüzyıl'a kadar dayanan köklü bir tarihe sahip olan Erythrai, zaman içinde birçok medeniyetin etkisi altında kalmış ve önemli bir yerleşim yeri olmuştur. Günümüzde, kalıntılarıyla ziyaretçilerini büyüleyen Erythrai Antik Kenti, Çeşme'nin tarihi ve kültürel mirasının önemli bir parçasıdır.

Germiyan köyü, Çeşme'de tarihi bir köy olup, Osmanlı mimarisinin izlerini taşır. Beyaz badanalı geleneksel evleriyle ünlü olan bu köy, Slow Food akımına katılarak organik ve yerel lezzetlerin ön plana çıktığı bir gastronomi merkezi haline gelmiştir. Köydeki sokaklar, yüzyıllık evler ve yeşil meyve bahçeleriyle çevrili, sakin bir atmosfer sunar.

Ildır Köyü, Çeşme'nin huzurlu köşelerinden biri olarak adını tarihi zenginliği ve doğal güzellikleriyle duyuruyor. Antik çağlardan günümüze kadar uzanan geçmişiyle dikkat çeken bu köy, sessizliği ve samimi atmosferiyle sakinlerinden ve ziyaretçilerinden övgü topluyor. Sahildeki geleneksel balıkçı tekneleri ve taze deniz ürünleri sunan restoranlar, köyün karakterini ve kültürel dokusunu yansıtıyor. Burada yapılacak en keyifli aktivitelerden biri, meşhur gün batımını izlerken salaş balıkçı lokantalarında lezzetli bir balık ziyafeti çekmektir.

Ilıca Plajı, Türkiye'nin en güzel plajlarından biri olarak bilinir. Tarih boyunca insanları büyüleyen bir konum olan bu plaj, turizm olanakları bakımından oldukça gelişmiştir ve çevresinde kaliteli butik oteller, apart oteller, pansiyonlar ve balık restoranları bulunur.

Ege Denizi'nin incisi Kleopatra Koyu, rengarenk balık sürüleri ve altın kumsallarıyla adeta bir cennet köşesidir. Sakin atmosferiyle öne çıkan bu koyda gün boyu güneşlenip, şnorkelli dalışlarla Ege'nin eşsiz su altı dünyasını keşfetme fırsatı bulabilirsiniz. Kleopatra Koyu, çevresindeki kamp alanları ve yürüyüş parkurlarıyla doğa severler için de ideal bir destinasyondur. Her gün düzenlenen tekne gezileriyle bu doğal güzelliklere ulaşmak mümkün, böylece masmavi suların tadını çıkararak stresten uzaklaşabilirsiniz.

Çeşme ve Alaçatı'nın kalabalığından uzak, temiz ve berrak suların keyfini çıkarmak için ideal bir seçenek olan Kocakarı Plajı, Çeşme Yarımadası'nın kuzey ucunda yer alıyor. Minibüsler veya bisiklet kiralayarak kolayca ulaşabileceğiniz plaj, butik oteller ve aile pansiyonlarıyla çevrili sakin bir atmosfer sunuyor. Kuzey rüzgarlarına açık olan plaj, yazın serinlemek için de mükemmel bir seçenek olup, rüzgâr sörfü, uçurtma sörfü gibi su sporlarıyla da keyifli vakit geçirebilirsiniz. Ayrıca, kum ve çakıl karışımı sahiliyle dalış tutkunlarını cezbediyor.

Ovacık, Çeşme'nin Toskana'sı olarak nitelendirilen bir bölgedir, çünkü doğal güzellikleriyle ve bağcılık geleneğiyle ünlüdür. Ovacık'ın sahip olduğu geniş ova, çayırlar, tarlalar, bağlar ve bahçeler ile göz alıcı bir manzaraya sahiptir. Son yıllarda popüler hale gelen bu bölge, Before Sunset Beach gibi özel plajlarının ve Delikli Koy gibi benzersiz noktalarının keşfiyle dikkat çekmektedir. Ancak, buraya ulaşmak için araç gereklidir, çünkü tozlu ve uzun yolları vardır.

Pırlanta Plajı, Çeşme'nin huzurlu sularına açılan bir kapı niteliğinde. Çiftlikköy bölgesinde ve Çeşme merkezine 8 kilometre mesafede bulunan bu gizli cennet, sakin atmosferi ve berrak deniziyle dikkat çekiyor. Geniş kumsalı ve ince kumlarıyla güneşlenmek isteyenler için ideal bir ortam sunarken, plajın çevresindeki doğal güzellikler de gözleri kamaştırıyor.

Sakız Adası, Ege Denizi'nde Çeşme'nin karşısında yer alan ve sadece kısa bir feribot yolculuğuyla ulaşılabilen muhteşem bir destinasyondur. Adanın tarihi, M.Ö. 10. yüzyıla kadar uzanır ve kaleleri, surları ve kiliseleri gibi birçok antik yapıyı içerir. Tarihi ve kültürel zenginliklerin yanı sıra Sakız Adası, turkuaz renkli suları, beyaz kumlu plajları ve eşsiz manzaralarıyla da ünlüdür. Turistler, adanın otantik sokaklarında gezinerek yerel lezzetleri deneyebilir ve tarihi mekanları keşfedebilirler.

Şifne, tarihin derinliklerinden gelen efsaneleri ve şifalı sularıyla Çeşme'nin gizemli köşelerinden biridir. Burada yer alan termal suların mucizevi etkisi, binlerce yıl öncesine dayanan bir hikayenin izlerini taşır. Erythrai kralının kızının iyileşmesi, köpeğin Şifne'nin sularında yüzmesiyle başlayan efsanevi bir serüvenle şekillenmiştir. Günümüzde ise bu şifalı sular, lüks otellerden belediyeye bağlı tesislere kadar farklı şekillerde kullanılmaktadır. Şifne'de tatil yaparken, bu eşsiz termal suların sunduğu sağlık ve huzurdan faydalanabilir, çamur banyolarıyla bedeninizi ve ruhunuzu yenileyebilirsiniz.